27 Mayıs 2011 Cuma

ankaraya herkesin muhakkak yolu düşer. tayin, sınav, iş için bürokratik başvurular vs. yolu düşen arkadaşları, akrabaları evimizde ağırlamak hoş tabii. gelenlerin ilk görmek istedikleri yerlerden biri de anıtkabir oluyor. böylece biz de adım adım öğrendiğimiz anıtkabir müzesini sevdiklerimize gezdiriyoruz. en son babaannemizi ve dedemizi gezdirdik. yusuf okul gezileri sebebiylede senede bir kez gittiği anıtkabiri artık bir rehber ustalığıyla gelenlere tanıtıyor. "bu Atatürkün bastonu, içinde silah gizli silahlı baston, bunlar kitapları, kitaplarının üzerindeki kendi notları..." latif isedefalarca gittiğimiz anıtkabiri yeni algılamaya başladı. oradaki askerler ve onların rap rap diye yürüyerek yaptığı nobet değişimi kuşkusuz favorisi oldu. evde o günden beri bacaklarını aça aça asker yürüyüşü yapıyor. meryemse adeti üzerine sürekli ağladı. hatta şimdi de ağlıyor

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder