14 Haziran 2013 Cuma

Latif: Anne kendi yatağıma baktım, hep rüyalarım karışmış, orada uyumayayım ben, sizin yanınızda yatağım bu yatakta rüyalar düzgünleşebiliyor

21 Mayıs 2013 Salı

fotooooooo


                                                 meryemin ruhunu saç modeline taşıdık




                                      

 zevcim oğullarını büyütürken uyguladığı taktikleri kızı için de uyguluyor, hava da çevirme, dövüş, tavana fırlatma vs vs


Anneler gününde benzin istasyonunda bir an:

pompocılardan biri elinde iki karanfille "anneler gününüz" kutlu olsun dedi bana. başını camdan içeri uzatıp gülümsedi. çok utandım. neden mi? o esnada iki yaşındaki kızımı ısırıyordum. gacur gucur. tabii büyük bir ciddiyetle kızımı yan tarafa koydum, ıhım ıhım, dedim ve utançtan kıpkırmızı olmuş bir suratla teşekkür ettim. Sonra basıp çıktık tabii istasyondan. olan ondan sonra oldu. o iki karanfili çocukklarım elimden alıp bana anneler günü hediyesi olarak yeniden verdiler, sonra yeniden aldılar yeniden verdiler, sonra yeniden...

Prensip olarak anneler günü ve hediyesi geyiklerinden pek haz eden biri değilim. fakat itiraf etmeliyim ki o iki karanfil işime çok yaradı...O günden bu güne çocuklar ne zaman sokağa oynamaya inseler benim için çiçek topluyorlar...
gelincik papatya, sarı, mavi, yeşil adını bilmediğim çiçekler... bana kocaman gülümseyip "anneneler günün kutlu olsunnnn annecim" diye cıvıldaşıyorlar.

Latif'ten inciler

Anne tuvalete gittim, selefonu da çektim (sifonu)

Baba beni berbere götürür müsün saçlarım uzandı da uzandı

5 Mayıs 2013 Pazar

dokuz yaşındaki oğlum bana dedi ki, :"anne çocukları istemedikleri şeylere zorlamak iyi bir şey değilmiş, biz ne yapacağımıza kendimiz karar vermeliyiz"

ben de ona dedim ki: "Tabii tabii ne yapacağına sen karar ver de, önce televizyon izleme saatini arttır, sonra bilgisayarda oyun oynama saatini, sonra ödev yapmayıver, belki de okula bile gitmek istemezsin sonunda"

yusuf da dediki: "Haklısın anne, sen benim yerime karar versen daha iyi"

başarılı dikdatörlük böyle bir şey işte, çocuk bile despotluğumun haklı gerekçeleri olduğunu düşünüyor

2 Mayıs 2013 Perşembe

sinopta yine sular kesildi, bu sefer üç buçuk gün - bilseniz belediye başkanımızı ne kadar seviyoruz- çocukları leğenlere, bidonlara, tencerelere doldurduğum sulardan uzak tutmak ne kadar zor oldu. her fırsatta su dolu bir kabı devirmek için yarışıp durdurlar. annelerinin gürlemesi karşsında da köşelere saklandılar

nerdeymiş bu bloğun görselleri,













meryem latifi, latif meryemi, yusuf her ikisini kıskanıyor. kıran kırana mücadele var.

1 Mayıs 2013 Çarşamba

meryem ona güldüğümde bize ters ters bakıp şöyle diyor:  Tomik değil tocuklar, tomik değillllllllll

20 Nisan 2013 Cumartesi

yusuf'un bana doğum günü hediyesi, telden eğip büktüğü bir yüzükle bileklik, bir açılıştaki çelenkten yürütülmüş dört beş çiçek, bereket duası, küçük kağıtlara yazılmış hadisler...
Anne: hadi bakalım ay çörekleri geldi, yiyin


Latif: Ay çöreği mi?

Anne: evet ay çöreği, çünkü aydan geldiler

Latif: öyle mi?

Anne: Uzaylılar pişirip gönderiyor bunları

Latif: Yaaa

Yusuf: Anne öyle öğretme, yalnış bilecek sonra, Latif bak bunların adı ay çöreği, uzaylılar getirmedi tamam mı?

Anne: Ne olur öyle öğrense,

Yusuf: Ozaman her şeyi yalnış bilir

Anne: bir kere ben seni de böyle yetişrdim sen yalnış mı biliyorsun her şeyi

Yusuf: anne tamam tamam üzülme ya


19 Nisan 2013 Cuma

latif: anne bana kemal alır mısın boğazıma sokucam
anne: ne
latif: bana kemal alır mısın boğazıma sokacam
(tercüme anne bana keman alır msın omzuma dayayıp çalacağım)