8 Ekim 2011 Cumartesi

Sinop

Sinop'a taşındık. bir hafta içinde kitaplar kolilendi, koltukların yüzleri değiştirildi, halılar yıkama fabrikasına gönderildi, tüller temizlenip ütülendi, gardrop söküldü, Ankaranın salkım söğüt ağaçlarıyla vedalaşıldı. Zübeyda ablama sarınıldı ve yola çıkıldı. şimdi sinoptayım. Ankaradan sonra buraya alışıp alışamadığımı soranlar oluyor. Alışmak mı?

yolu uzun seneler çok sapa olduğundan unutulmuş bir şehir burası. doğudaki şehirlerden bile geriymiş. düşünün lc waikiki bile bu sene açılmış. büyük alışverişmerkezleri yok, insanlar koşturmuyor, güvenlik hat safada... insanlar arabalarının evlerinin camlarını açık bırakıyorlar. böyle bir güzellik nerede bulunur? şehrin yürüyerek yirmi dakika uzaklığındaki evlere şehir dışı diyorlar ve buralarda inekler dolaşıyor. her evden denizi görmek müümkün neredeyse. çocuklarıma kendi çocukluğumdakinden bile daha temiz bir şehir bulduğuma inanamıyorum. çocuklar mı? eh keyfileri çok gıcır.

2 yorum:

  1. Hayırlı olsun canım, çocuklar adına sevindim, senin adına da sevineyim bari ;)

    Ankaraya bi gelemedim, şu küçük kızı görmek için bile gelmem gerekirdi biliyorum ama.

    Sinop sana da "Aldırma Gönül" gibi dilden dile dolanacak bir eser yazdırsın inş.

    Ays

    YanıtlaSil
  2. inşallah canım, gerçi mahpusa düşmeden yazmak isterim. sesini buradan duymak keyifli oldu. baktım ayaklarımızı istanbula çeviremiyoruz, denizi olan başka bir memlekete dümeni kıralım dedim. seni özledim. beyefendiyle beklerim

    YanıtlaSil