22 Kasım 2009 Pazar

birgül

yusuf yine hasta. iki ay içinde üçüncü antibiyotiğe başladık. bu durum evde herkesin sinirlerini gerdi. zira devam edilmesi gereken bir okul ve yapılması gereken ev ödevleri var. bazen ödevler üst üste yığılıp birikebiliyor. (Bu arada okuldan evimize getirilen mikroplar Latif'i de vurdu. ama o daha dirençli şu an. turp içinde bir gün bekletilmiş bal, ıhlamur çayları, çörek otları, fırında pişmiş elmalar onda etkisini gösteriyor. yusufa ise söken tek şey karabiberli süt. onu da ona içermek imkansız. neyse) geçen halsiz halsiz biraz okuma aluıştırması yapalım dedik. ve gülmekten kırıldık cümle şöyle okundu :" Metin, (birgül) et tat" evet birgül. babasıyla biz gülmekten çatlarken yusuf da şaşkın şaşkın bakarak şöyle dedi: "birgül işte, o işaretin adı, niye gülüyorsunuz ya..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder